Gent Üniversitesi’nde Avrupa Birliğinin Ortak Tarım Politikası ile alakalı çalışmalara da katılan Ilgın, “Avrupalı Çiftçiler “Çiftçiye bir gelecek verin” sloganı ile bu eylemleri başlatmışlar. Bölgede güçlü bir çiftçi sendikası var. Şunu ifade etmeliyim ki tarımın bazı sorunları evrensel nitelikte. Bunu çok net gördüm. Hızla kentleşen ve küreselleşen dünyada çiftçilerin sürekli artan miktarlarda gıda üretebilmeleri gerekmekteyken ülkemizde olduğu gibi Avrupa’da da çiftçiyi en çok artan maliyetler zorluyor. Özellikle Belçika’ya ucuz ithal ürenler çok fazla geliyor. Çiftçiler buna karşılık yerli üretime teşvikin ve desteklerin az olduğunu söylüyorlar.” dedi.
Avrupa’da da gençlerin tarıma pek ilgi göstermediğini ifade eden Ilgın; Genç çiftçiler “halen biraz genç çiftçi var” pankartlarını traktörlerin önüne asarak bu konuya dikkat çekmeye çalışıyorlar.” Diyerek sorunun küreselliğine dikkat çekti.
Türkiye’nin hem coğrafi konumu, hem de ilkim yapısı açısından çok kritik ve önemli bir ülke olduğunun altını çizen Ilgın “Bu nedenle uluslararası ekonomik ilişkiler değerlendirilirken Türkiye’de tarım sektörünün önemini unutmamak gerekir. Çünkü Türkiye sahip olduğu bu önemli konuma ve tarımsal potansiyele rağmen, tarım ürünü ihracatçısı ülkelere göre, uluslararası piyasalarda bu avantajlarını yeterince kullanamamaktadır.” Dedi.
Avrupalı çiftçinin teknolojiyi iyi kullandığını da belirten Ilgın; “Dünya’da günümüzde tarım sektöründe yaklaşık 75 milyon teknolojik cihazın kullandığını biliyoruz. Avrupa’daki çiftçiler son teknolojiyi kullanıyor. Tüm dünya’da teknoloji ucuzluyor, daha doğrusu geçmiş yıllara oranla ucuzluyor, ancak ülkemizde teknolojiyi kullanmak oldukça maliyetli. Tarım ve hayvancılık sektöründe çeşitli yazılımlar geliştirilmiş, tarım sektöründe ürün fiyatı kadar verimi arttırıcı politikalar da önemlidir. Bu tür teknolojiler de verimliliği arttırıcı nitelikte teknolojilerdir. Ama maalesef bizim çiftçimiz bu teknolojiyi kullanamıyor.” Şeklinde değerlendirmede bulundu.